Polen yoğunluğu nedeniyle Antalya’da araçların üzeri ve pencereler sarı renk toz görünümü aldı. Yoğunluktan dolayı Antalya Körfezi’nde deniz yüzeyinde de polen örtüsü oluştu. Akıntıyla Konyaaltı Sahili’ne ulaşan deniz yüzeyindeki polenleri görenler kirlilik ve müsilaj tedirginliği yaşadı.
“DENİZE RAHATLIKLA GİREBİLİRLER”
Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, “Olay müsilaj ya da kirlilik değil. Bahar geldi ve polenin en çok olduğu dönem. Denizde dalga olmadığı için karışım yok. Güneyden esen rüzgarla polenler kıyıya sürükleniyor. Akıntının karşılaştığı yerlerde yol şeklinde hat çiziyor, deniz yüzeyinde polenleşme oluşuyor. Vatandaşlar korkmasın, rahatlıkla denize girebilir. Bu geçici bir durum” diye konuştu.
“GEMİ ATIKLARI DEĞİL, DOĞAL POLEN TOZLARI”
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan yazılı açıklamada da “Son günlerde, Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğümüze deniz yüzeyinde gemi ve deniz araçlarından kaynaklı atıkların boşaltıldığına dair gelen bildirimlere istinaden Deniz ve Kıyı Yönetimi Şube Müdürlüğümüz ekiplerince alınan deniz suyu numunelerinde yapılan analiz ve mikroskobik incelemeler neticesinde söz konusu maddelerin organik kökenli mevsimsel değişime dayalı polen tozu olduğu tespit edilmiştir” ifadeleri kullanıldı.
Antalya kıyılarında bu dönemlerde deniz yüzeyinde akıntıyla çizgisel bir hat olarak, yüzeysel sularda ise kümelenmiş şekilde görülen sarı renk tonlarındaki tabakanın, mevsimsel değişimle doğal olarak rüzgarlarla taşınan bitki ve ağaç polenlerinden kaynaklandığı vurgulanan açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
“Bahar aylarının gelmesi ve havaların ısınması ile birlikte bitki ve ağaçların üzerindeki polenlerin ve çiçek tozlarının, doğanın bir gereği olarak diğer bitkilere taşınması ve üremeleri gerekmektedir. Bu taşınım doğada rüzgarlarla gerçekleşmektedir. Polenlerin çapları ortalama olarak 100 mikron boyutunda olup, yapıları bal mumu formunda olduğundan su yüzeyinde yüzmekte ve suya karışmamaktadırlar. Araştırmalara göre, bir orta boy meyve ağacı ortalama 600 milyon ve bir çam kozalağının yılda 5 milyondan fazla, tek bir ağacın ise 10 milyardan fazla polen üretebildiği göz önüne alındığında kıyılarımızdaki bu görüntünün doğal olabileceği düşünülmektedir. Denizlerimizin korunmasına yönelik çalışmalarımızı titizlikle devam ettireceğimizi siz değerli halkımızın ve kamuoyunun bilgisine sunarız.”