Çelik mutfak eşyaları, dökümden mutfak eşyaları, alüminyum mutfak eşyaları sektörlerinde üretim gerçekleştiren, üretiminin yüzde 70’ini ihraç eden OMS Collection, İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) tarafından düzenlenen “İhracatın Metalik Yıldızları” ödül töreninde ‘Alüminyum Mutfak Eşyası’ kategorisinde ikincilik, ‘Çelik Ev Tipi Mutfak Eşyası’ kategorisinde üçüncülük ödülüne layık görüldü.
2023 yılının, dünya genelinde yaşanan daralmadan Türkiye’nin de etkilendiği zor bir yıl olduğunu vurgulayan Özger, sektör olarak bundan negatif etkilendiklerini belirtti. 2023 yılı şubat ayında yaşanan deprem felaketinde Adıyaman’da üretim yapan fabrikalarının ciddi anlamda zarar gördüğünü ve iki ay süreyle üretim yapamadıklarını belirten Özger, İstanbul’daki fabrikada üretimin devam etmesiyle yaraları sarıp toparlanma sürecine girdiklerini kaydetti.
Hem Adıyaman’da hem de İstanbul’da tam kapasite çalışmaya başladıklarının bilgisini paylaşan Özger, 2024 yılında hedefin daha fazla ülkeye dokunmak olduğunu belirtti. 90’ın üzerinde ülkeye ihracat yaptıklarının bilgisini paylaşan Özger, “Hedefimiz bu ülkelerde OMS markasını daha da iyi tanıtabilmek, hak ettiği yere getirmek. Bir Türk markası olarak ‘Made in Türkiye’ algısıyla beraber belli başlı ülkelerde bayrağımızı sallandırmak, taçlandırmak istiyoruz.” dedi.
“Deprem bölgesi Adıyaman’da yatırımlar devam ediyor”
Adıyaman’daki fabrikaya ek yatırımlar yaptıklarını, depremden sonra 42 bin metrekarenin üzerinde kapalı alana ulaştıklarını belirten Özger, “Burada dökümden mutfak eşyaları, alüminyum, dökümden tencere, tava üretimine başladık. Elektrikli kettle ve çaycı üretimine başlayacağız. Güneş paneli, güneş enerjisiyle üretimimiz zaten vardı. Yatırımlarımız devam ediyor. Ek ilaveler yaparak Adıyaman’da üretimimizi devam ettiriyoruz. Depremden sonra o bölgenin daha da kalkınması gerektiğini düşünenlerdeniz. Yaralar sadece konut yaparak sarılmaz. Aynı zamanda ticaretin de orada dönmesi lazım, üretmemiz lazım ki oradaki insanlara istihdam sağlayalım, aş sağlayalım, evlerine bir şekilde fayda sağlayalım diye uğraşıyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Deprem bölgesinin desteklere ihtiyacı var”
Dünyada gelişen sorunlardan kaynaklı korumacılığın arttığı bir dönemden geçtiklerini vurgulayan Özger, “Bizlerin de bunlardan etkilenmeden, markalaşarak belli başlı ülkelerde markamızı güçlendirerek yürümemiz gerekiyor. Endüstriyel tasarım desteği alıyoruz, dışa bakan yüzümüzü daha da iyi geliştirmek için adımlar atıyoruz. Markalaşma ile ilgili danışmanlıklar alacağız.” dedi.
Çelik tencere tava üretimi yaptıklarını ve çelik ham maddesine gelen ek vergiden kaynaklı zor bir dönemden geçtiklerinin altını çizen Özger, “Yaklaşık yüzde 12’lik bir ek vergi var ve biz yüzde 12 eksiyle yurt dışında rakiplerimizle mücadele etmeye başlıyoruz. Ticaretin canlanması ve devam etmesi için özellikle deprem bölgesinin desteklere ihtiyacı var. Bu ek vergiler de kalkarsa önümüzün daha da açık olacağı bir dönemden geçeceğiz. Ülkemizin ihracata ihtiyacı var. Daha da fazla çalışıp hem kendi firmalarımız için hem ülkemiz için ihracat yapmaya devam edeceğiz.” dedi.