Merkez bankaları, dolara karşı atağa geçtiler, kasalarını böyle doldurdular

Merkez Bankaları Altın Alımlarında Rekor Seviyede

Dünya genelinde merkez bankaları, altın alımlarında rekor seviyelere ulaşarak küresel piyasalarda dikkatleri üzerine çekiyor. Bloomberg ve Goldman Sachs verilerine göre, merkez bankaları her ay yaklaşık 80 ton altın satın alıyor. Bu da cari fiyatlarla aylık yaklaşık 8,5 milyar dolarlık dev bir yatırım anlamına geliyor.

Çin’in Stratejisi

Altın alımlarının önemli bir kısmı resmi olarak duyurulmasa da, Çin ve diğer bazı ülkelerin dolar bağımlılığından kaçma stratejileri dikkat çekiyor. Dünya Altın Konseyi verilerine göre, merkez bankaları ve varlık fonları küresel altın talebinin dörtte birini karşılıyor.

Özellikle Çin’in altın rezervlerini resmi olarak açıklamada gecikmesi, gerçek alımların tahmin edilenden çok daha yüksek olabileceği spekülasyonlarını güçlendiriyor. Uzmanlar, Çin’in 2015 yılında 600 ton altın aldığını ancak bunu ancak 6 yıl sonra duyurduğuna dikkat çekiyor. Ayrıca İsviçre üzerinden gerçekleştirilen altın transferleri, gizli devlet alımlarının bir işareti olarak yorumlanıyor.

Dolar Riski ve Altın Güvenliği

Jeopolitik riskler ve ABD dolarına duyulan güvensizlik, altın talebinin artmasında büyük bir etken. 2022’de ABD ve müttefiklerinin Rusya’nın döviz rezervlerini dondurması, rezerv çeşitlendirmenin önemini artırdı. Polonya Merkez Bankası Başkanı Adam Glapinski, altının krizlere karşı dirençli ve uzun vadede değerini koruyan en güvenli rezerv varlığı olduğunu belirterek altının önemine vurgu yapıyor.

Altın Fiyatlarındaki Beklentiler

Goldman Sachs, merkez bankalarının devam eden altın alımları sayesinde 2025’e gelindiğinde altının ons fiyatının 3.700 dolara ulaşacağını tahmin ediyor. JPMorgan ise, rezerv yapısında küçük bir değişikliğin bile altın fiyatlarını 2029’da 6.000 dolara kadar yükseltebileceğini öngörüyor.

Doların rezerv para olarak değer kaybetmesi, gelişmekte olan ülkelerin altın gibi politik bağımsızlığa sahip varlıklara ilgisini artırıyor. Bu durum, küresel rezervlerde doların payının azalmasına rağmen altının payının artmasına neden oluyor.

Altın, merkez bankalarının stratejik tercihlerinden biri olarak öne çıkmaya devam ediyor. Küresel ekonomi ve jeopolitik belirsizlikler, önümüzdeki yıllarda altına olan talebi artırmaya devam edecek gibi görünüyor.

Related Posts

Borsa haftayı yükselişle tamamladı

Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,12 değer kazanarak 9.486,56 puandan tamamladı.

Bu Liseden Mezun Olan Aylık 300 Bin TL Maaşla İşe Başlıyor! Geleceğin Mesleği

İstanbul Havalimanı yerleşkesindeki ‘Havacılık Meslek Lisesi’nden mezun olan öğrenciler, aylık 300 bin TL gibi yüksek bir maaşla iş hayatına adım atıyor! Bu lise, teknik eleman ihtiyacını karşılamak üzere kurulmuş ve öğrencilerine parlak bir gelecek …

DİSK-AR: Enflasyonun emekçiye beş aylık faturası en az 198,2 milyar TL!

DİSK-AR: Enflasyonun emekçiye beş aylık faturası en az 198,2 milyar TL!

Şubede e-dekont’u hayata geçirdi

Türkiye İş Bankası, Gelir İdaresi Başkanlığı tebliğine uygun olarak şubelerde ve dijital kanallarda e-dekont uygulamasını hayata geçirdiğini duyurdu.

Cilt bakım rutinlerinde ‘Hindistan cevizi yağı’ kullananlar dikkat: Fiyatı rekor kırdı

Gıda endüstrisinde, kozmetik sektöründe ve cilt bakım rutinlerinde yaygın olarak kullanılan Hindistan cevizi yağı, fiyatıyla rekor kırdı. Dünya Bankası verilerine göre, ton başına 2 bin 742 dolara yükseldi.

Borsada bugün ve yarınki işlemlerin takası ertelendi

Borsa İstanbul’da bugünkü işlemlerin takası Kurban Bayramı dolayısıyla 10 Haziran’da yapılacak. Resmi tatil nedeniyle Borsa İstanbul’da takas işlemlerinin tarihinde değişiklik olacak. Pay Piyasasında, bugünkü işlemlerin takası 10 Haziran Salı günü, 4 …