Sosyal medyada sıkça karşılaştığımız videolarda Kanada dolarının nasıl bükülüp katlandığını, hatta zorlandığı hâlde yırtılmadığını görüyoruz. Peki, bu nasıl mümkün olabiliyor?
Merak etmeyin, bu fenomenin arkasında oldukça mantıklı bir açıklama var.
İlk önce videoyu izlemenizde fayda var:
Kanada parasının ne yaparsan yap yırtılmaması ve ıslanmaması gündem oldu. pic.twitter.com/YtRZcgiEdB
— ZAM Haber (@ZAMajans) August 21, 2024
2011 yılında, Kanada Merkez Bankası paralarını kâğıt yerine sentetik polimerden üretmeye karar verdi.
Bu değişikliğin en büyük sebeplerinden biri, paraların sahteciliğe karşı daha güvenli hâle getirilmesiydi. Polimer banknotlar, sahte para basımını neredeyse imkânsız hâle getirirken aynı zamanda çok daha uzun ömürlü bir kullanım sunuyor.
Polimer, su geçirmez ve yırtılmaya karşı oldukça dirençli bir malzeme olduğu için Kanada dolarını cebinizde unuttuğunuzda ya da yanlışlıkla çamaşır makinesine attığınızda bile zarar görmez.
Hatta bu banknotlar, normal kâğıt paralara kıyasla iki ila beş kat daha uzun ömürlüdür. Bu özellikleri sayesinde Kanada’nın parası hem ekonomik açıdan daha avantajlı hem de çevresel etkileri daha düşük.
Kanada’nın bu değişikliği yapmasının ardındaki sebep nedir?
Kanada Merkez Bankası, sadece banknotların dayanıklılığını artırmakla kalmayıp aynı zamanda sahteciliği önlemek için de bu değişikliği hayata geçirdi. Polimer banknotların üretimi, kâğıt paralara göre daha karmaşık ve teknolojik açıdan gelişmiş bir süreç gerektirir. Bu da sahtecilerin işini bir hayli zorlaştırır.
Ayrıca polimer banknotlar çevre dostudur çünkü daha uzun süre dayandıkları için daha az sıklıkla değiştirilmesi gerekir. Bu da daha az kâğıt israfı ve daha az çevresel ayak izi anlamına gelir. Kanada Merkez Bankası, bu kararını alırken sürdürülebilirliği de göz önünde bulundurmuştur.
